Türkiye - Ukrayna Maç Kitabı

34 kayıtlara girdi. Ersun Yanal yönetimindeki millîlerimiz özellikle savunmada büyük açıklar verince farklı yenilgiden kurtulamadık. 5’inci dakikada Emre Belözoğlu’nun mükemmel ara pasında ceza alanı içinde kaleciyle karşı karşıya kalan Nihat Kahveci’nin vuruşunda, top Oleksandr Shovkovskiy’den döndü. Dönen topu aut çizgisine yakın bir yerde kontrol eden Nihat, kale alanı içinde bomboş durumdaki Fatih Tekke’ye aktaramayınca mutlak bir golden olduk. 9’uncu dakikada soldan ceza alanına giren Andriy Voronin, topu ceza yayı önündeki Oleg Gusev’in önüne çıkardı. Gusev gelişine yerden bir vuruşla meşin yuvarlağı ağlara göndererek Ukrayna’yı 1-0 öne geçirdi. 17’nci dakikada ani gelişen Ukrayna atağında, Servet Çetin’den sıyrılan Andriy Shevchenko, ceza alanı sağ çaprazında kaleci Rüştü Reçber’in yanından topu filelere göndererek farkı ikiye çıkardı: 2-0. 24 ve 26’da Nihat Kahveci ile iki gol fırsatını kullanamadık. 35’te Andriy Voronin, kalesini terk ederek ceza alanı dışına çıkan Rüştü Reçber’den de sıyrılıp meşin yuvarlağı kaleye gönderdi ancak üst direğe çarpan top auta çıktı. 37’de Fatih Tekke’nin kaleye paralel gönderdiği pasta Tuncay Şanlı topa dokunamadı. Sol çaprazda topla buluşan Ümit Özat’ın vuruşunda ise meşin yuvarlak az farkla auta çıktı. İkinci yarıda, bütünüyle kapanan Ukrayna karşısında atak bir futbol sergiledik. Rakip ise geriye yaslanarak kontrataklarla gol aradı. 47’de Tolga Seyhan’ın vuruşunda, top kaleci Shovkovskiy’den döndü. 49’da Emre Belözoğlu’nun sert şutunda, savunmaya çarpan top az farkla kornere çıktı. 55’te yine Tolga Seyhan vurdu, kaleci kurtardı. 59’da Fatih Tekke’nin ceza alanı dışından sert şutunda, kaleci topu iki hamlede kontrol etti. 76’da Necati Ateş’in ceza alanı sağ çaprazından sert şutunda kaleci Shovkovskiy topu güçlükle yumruklayarak ceza alanı dışına gönderdi. 81’de Tuncay Şanlı’nın ceza yayı içinden şutunda, savunmaya çarpan top direğin dibinden kornere çıktı. 82’de Andriy Shevchenko’nun gollük bir vuruşunu Rüştü Reçber önledi ama aynı Shevchenko 89’da kale alanı içinde şık bir vuruşla skoru 3-0 olarak belirleyen golü attı. Millî Takımımız 2006 Dünya Kupası grup elemelerinde Ersun Yanal’la yola çıkmış, ancak işler istenildiği gibi gitmeyince göreve Fatih Terim getirilmişti. Terim yönetimindeki millîlerimiz, Danimarka ile 2-2 berabere kaldıktan sonra Ukrayna deplasmanında mutlak galibiyet arıyordu. Tarihinde ilk kez Dünya Kupası finalleri için vize çıkaran Ukrayna ise işini çoktan bitirmiş, adeta turnuva için gün sayıyordu. 7 Eylül 2005 günü bu atmosferde oynanan maçta golü daha çok arzulayan bizdik. 13’te Tümer Metin’in kullandığı serbest vuruşta, barajdan dönen topu önünde bulan Hamit Altıntop’un şutu kaleci Oleksandr Shovkovskiy’nin kucağında eridi. 18’de Okan Buruk’un ceza alanı içine gönderdiği topta kaleciyle karşı karşıya kalan Gökdeniz Karadeniz’in vuruşunu Shovkovskiy kurtardı. İlk 20 dakikadan sonra toparlanan Ukrayna adına 21’de Ruslan Rotan’ın, 22’de Oleg Shelayev’in şutlarını Volkan Demirel önledi. Aynı Volkan 38’de Anatoliy Tymoschuk’un, 40’ta da Andriy Voronin’in şutlarına gol izni vermeyince ilk yarı 0-0 sona erdi. İkinci yarıda ise savunmada daha dikkatli, ataklarda ise daha yürekli bir Türkiye vardı sahada. 50’nci dakikada Tümer Metin sağdan serbest vuruş kullandı, ceza alanı içinde Fatih Tekke’nin kafa vuruşunda top kaleci Shovkovskiy’de kaldı. 55’inci dakikada sahne Tümer Metin’indi. Çalımlarla ceza alanına giren Tümer, kaleciyle karşı karşıya kaldığı pozisyonda yerden bir vuruşla topu ağlara göndererek Millî Takımımızı 1-0 öne geçirdi. 60’ıncı dakikada Voronin’in ceza alanı dışından sert şutunda, kaleci Volkan Demirel yatarak topu kontrol etti. 75’inci dakikada Alpay Özalan’dan seken topu sol çaprazda önünde bulan Oleg Venhlinskiy’nin vuruşunda, top yandan auta gitti. 86’ncı dakikada Oleksiy Belik’in ceza alanı içinde dönerek vuruşunda, kaleci Volkan Demirel yatarak topu kontrol etti. 90’ıncı dakikada ceza alanı içinde Tymoschuk’un vuruşunda, İbrahim Toraman’ın kafasına çarparak kaleye yönelen topu Volkan Demirel yatarak kontrol etti ve Millî Takımımız kritik Ukrayna deplasmanından 1-0’lık galibiyetle üç puanı çıkarmayı başardı. 2010 yılının Haziran ayı, gönlünü futbola kaptırmış herkes tarafından iple çekiliyordu. Dünyanın en büyük futbol organizasyonu, Güney Afrika’da sahne alacaktı. Millî Takımımızın bulunduğu 5. Grup’ta İspanya büyük bir avantaj sağlamıştı. Mücadele play-off’a katılmak amacıyla Türkiye, Bosna-Hersek ve Belçika arasında geçiyordu. Millîlerimiz Eylül’de Estonya ve Bosna-Hersek’le oynayacağı iki kritik maç öncesi 12 Ağustos 2009’da Ukrayna ile Kiev’de tartıya çıkmış ve hem oynadığı futbol hem de elde ettiği 3-0’lık galibiyetle rakiplerine gözdağı vermişti. Maçın 21’inci dakikasında Arda Turan’ın derinlemesine kullandığı topla Ukrayna savunmasının arkasında bomboş durumda buluşan Ayhan Akman, kaleciyle karşı karşıya şutunu atıyor, ancak Oleksandr Shovkovskiy’yi geçemiyordu. İlk yarıda Hamit Altıntop’un uzaktan attığı iki şutu da Ukrayna kalecisi çeliyor ve ilk yarı golsüz sona eriyordu. Maçın başından itibaren rakip savunmanın arkasına atılan toplarla aranan gol, 58’de geliyordu. Sercan Yıldırım’ın Ukrayna defansının arasına attığı topa ok gibi fırlayan Tuncay Şanlı, üzerine gelen kaleciyle buluştuğu anda vuruyor, Shovkovskiy’den dönen top bir kez daha Tuncay’a çarparak ağlara gidiyordu. 62’de millîlerimiz skoru 2-0’a getiriyordu. Rakip, sol kanatta topla buluşan Arda Turan’ın ortasını seyrederken, o pozisyonda öne çıkan Servet Çetin, kafasını konuşturuyordu: 2-0. 65’te gelen üçüncü golümüz ise adeta “nasıl hücum edilir” dersi niteliğindeydi. Arda Turan’ın sol kanattan kaçırdığı Nuri Şahin topu ceza sahası içindeki Sercan Yıldırım’a gönderiyor, genç oyuncu kendisi vurmak yerine daha uygun durumdaki Hamit Altıntop’u görüyor, Hamit de önündeki rakibinden çok klas bir çalımla sıyrılıp golünü atıyordu: 3-0. Bu gol aynı zamanda maçın da skoru oluyordu. Millî Takımımız, 5 Haziran 2012 günü, beş maçlık Avrupa turnesinin kapanışını Ukrayna galibiyetiyle yaptı. İlk yarım saatlik bölümde tribünleri ayağa kaldıran pozisyonların tümü Ukrayna kalesinde oluşmuştu ve tek eksik goldü. O da 30’uncu dakikada geldi. Mustafa Pektemek ceza sahasının solundan Ukrayna kalesine çok şık hareketlerle yaklaşıp önce önündeki ilk bloktan sıyrılıyor, ardından on sekiz içine girip önündeki ikinci bloğun arasından Caner Erkin’i görüyor, Caner topu önüne alırken vuruş pozisyonunu da hazırlayıp kaleciyi avlıyordu: 1-0. Yapılışı ve atılışıyla harika bu golün ardından Ukrayna beraberliği yakalamak için biraz daha açık oynamaya başlarken, ikinci gole yaklaşan taraf da millîlerimizdi. 36’da Mehmet Topal ceza sahasının sol dışında rakibine baskı yaparak kazandığı topla içeri girip ayak içiyle vuruyor ama meşin yuvarlak az farkla kalenin üzerinden auta gidiyordu. Ukrayna bu yarıda ilk ve tek gol tehlikesini 43’te yakalayacak, Oleksandr Aliyev’in kullandığı serbest vuruşta Yaroslav Rakitsky’nin kafa şutunu Mert Günok kalesinde adeta uzayarak kornere çelecek ve devre 1-0 üstünlüğümüzle sona erecekti. İkinci yarının başındaki oyuncu değişiklikleri ise Ukrayna’yı hareketlendirmişti. Özellikle Denys Garmash’ın yerine oyuna giren Serhiy Nazarenko, hem orta sahada savaşıyor hem de hücuma verdiği destekle takımını ateşliyordu. Oyunun kontrolü Ukrayna’ya geçmiş, Millî Takımımız giderek ceza sahasının önüne gömülmeye başlamıştı. Ancak bu oyun tarzı aynı zamanda millîlerimize geniş kontratak fırsatları da sunuyordu. Nitekim 70’inci dakikada Nuri Şahin harika bir derin pasla Tunay Torun’u Ukrayna savunmasının arkasına kaçırıyor, Tunay’ın sürükleyip altı pasın önüne çevirdiği topu günün adamı Mustafa Pektemek ağlarla buluşturuyordu. Tıpkı Caner Erkin gibi Mustafa Pektemek de A Millî Takım formasıyla ilk gollerinin altına imza koymuş oluyordu. 72’de skorun 3-0’a gelmesi işten bile değildi. Ukrayna ceza sahasının sol köşesine yakın bir noktadan kazanılan serbest atışı Hamit Altıntop kullanıyor, sağ ayak içi plasesinde kaleciyi de geçen top üst direkten geri dönüyordu. Ukrayna ise bu yarıdaki en ciddi pozisyonunu 76’da buldu. Savunmamızın bir gaflet anında bomboş pozisyonda topla buluşan Andriy Shevchenko’nun kafa vuruşu uzak kale direğini sıyırarak auta gitti. 86’da direkten dönme sırası ise Ukrayna’ya gelmişti. Sağdan ceza sahamıza giren Shevchenko üzerindeki savunma baskısına rağmen vuruyor, Mert’i geçen topa kale direğimiz gol vizesi vermiyor ve karşılaşma 2-0 üstünlüğümüzle sona eriyordu. Ukrayna ile yedinci maçımızı 2018 Dünya Kupası elemelerinde, Konya Büyükşehir Belediye Stadyumu’nda oynadık. Hırvatistan, İzlanda, Ukrayna, Finlandiya ve Kosova ile paylaştığımız gruba, Hırvatistan deplasmanından 1-1’lik beraberlikle dönerek iyi bir başlangıç yapmıştık. 6 Eylül 2016 günü Ukrayna’yı Konya’da yenerek önemli rakiplerimizden birisi karşısında bir adım öne çıkmayı hedefliyorduk. Fatih Terim ile Milan’dan talebesi Andriy Shevchenko’yu kulübelerde karşı karşıya getiren bu önemli maça kalede Volkan Babacan, savunmada Şener Özbayraklı, Ömer Toprak, Hakan Balta, Caner Erkin, orta sahada Emre Mor, Ozan Tufan, 35 Kuzeyde parlayan ay-yıldız 3-0 Geri dönmeyi başardık 2-2 Harika kapanış 2-0 Hesabı Kiev’de kestik 0-1