Page 84-85 - gri-sablaon1

Basic HTML Version

r›s› olmayan bir kulüple baflar›lm›fl
olmas›ysa “Tanr›lar Ç›ld›rm›fl Olma-
l›” bafll›¤› alt›nda futbol ilâhlar›n›
hicvedecek bir yaz›n›n konusu ola-
bilirdi ancak!
Dahas› Forest bu kadar›yla da yetin-
medi. 1979-80 sezonuna gelindi¤in-
de de bu kez Öster, Argefl Piteflti,
Dinamo Berlin ve Ajax engellerini
aflarak finale gelen Clough’›n ö¤ren-
cileri, finalde de o dönemde Ma-
gath, Kaltz, Hrubesch ve tabii ki Ke-
vin Keegan gibi y›ld›zlar› kadrosun-
da bar›nd›ran Hamburg’u 1-0 ma¤-
lup ederek üst üste ikinci kez Avru-
pa’n›n en büyü¤ü oluyordu.
Bu mucizevi dört sezonun ard›ndan-
sa Forest bir daha ligde ve Avru-
pa’da flampiyonluk yaflayamad›.
Lâakin bu durum, onu Avrupa’da
kendi yerel lig flampiyonlu¤undan
daha fazla Avrupa flampiyonlu¤u
kazanan tek tak›m konumuna da ge-
tirdi. Forest’›n bu unvan›na ortak
ç›kmas›ysa Rus veya Arap sermayesi
isimsiz bir tak›m› yoktan var etmeye
kalk›flmad›kça imkâns›z gözüküyor.
Aberdeen ve Ferguson
efsanesinin do¤uflu
Brian Clough’›n Nottingham Fo-
rest’ta yaratt›¤› etkinin bir benzerini
de Alex Ferguson Aberdeen’de ya-
ratm›flt›. Evet yanl›fl duymad›n›z, in-
sana sanki Kraliçe Viktorya döne-
minden beri Manchester United’›n
bafl›ndaym›fl gibi gelen Alex Fergu-
son gençli¤inde, United kariyeri ön-
cesinde, 8 sene boyunca Aberde-
en’i çal›flt›rm›flt›. Ve inanmas› güç
gelecek belki ama Ferguson’›n kari-
yerinde gerçeklefltirdi¤i en büyük
mucizeler de Aberdeen’in bafl›nda
bulundu¤u döneme denk geliyor.
Ferguson, Aberdeen’de 1978’de gö-
reve bafllad›¤›nda, 75 y›ll›k kulübün
müzesinde bir lig flampiyonlu¤u,
ikifler de federasyon ve lig kupas›
bulunuyordu. Zaten Rangers ve Cel-
tic hegemonyas›n›n bulundu¤u bir
memlekette daha fazlas›n› kazana-
bilmek de hayaldi. Fakat Ferguson
bu hayali gerçe¤e
dönüfltürecekt i .
Henüz ikinci se-
zonunda tak›m›n›
Celtic’in bir puan
önünde zafere ta-
fl›yan Ferguson,
bu
baflar›s›n›
1984 ve 1985 y›l-
lar›nda da tekrar-
layacakt›. Baflar›l›
teknik adam ayr›-
ca Aberdeen’deki
8 y›ll›k çal›flma
süresi içinde dört
federasyon kupa-
s› ve bir lig kupa-
s› da kazanacak-
t›. Ancak tüm
bunlar bir yana,
en büyük baflar›-
s›n› 1983 y›l›nda,
Kupa Galipleri
Kupas›’n› havaya
kald›rarak elde
edecekti.
1982-83 sezo-
nunda Aberdeen
s›ras›yla Sion, Dinamo Tiran, Lech
Poznan, Bayern Münih ve Genk’i
eleyerek finale kadar gelmifl ve fi-
nalde de Camacho’lu, Gallego’lu,
Stielike’li, Santillana’l› Real Mad-
rid’in karfl›s›na dikilmiflti. Real
Madrid önünde yedekleri dâhil ta-
mamen ‹skoç oyunculardan kurulu
bir tak›mla mücadele eden Aberde-
en, maç› uzatmalarda 2-1 kazana-
rak Avrupa kupalar› tarihinin en
büyük sürprizlerinden birinin alt›na
imzas›n› at›yordu. Üstelik Aberde-
en h›z›n› alamayacak ve Süper Ku-
pa’da da Hamburg’u 2-0 ve 0-0’la
geçerek “Avrupa’da birden fazla
kupa kazanabilen tek ‹skoç tak›m›”
olma flerefine ulaflacak ve bu alan-
da Celtic ile Rangers’› da geride b›-
rakm›fl olacakt›.
200 bin nüfuslu bir kentin tak›m›n›n
(ki Türk spor bas›n›nda bu tip tak›m-
lar için genellikle “köy tak›m›” tabi-
ri kullan›l›r) önce ülkesindeki kor-
kunç futbol hegemonyas›n› k›rmas›,
ard›ndan da belki de dünyan›n en
kudretli tak›m›n›n elinden bir Avru-
pa kupas› kapmas›, üstüne de bir
baflka Avrupa kupas›yla daha cila
çekmesi ve tüm bunlar› tepeden t›r-
na¤a yerli oyunculardan oluflan bir
kadroyla yapmas›, herhalde futbol
dünyas›nda, günümüz flartlar› da
göz önüne al›nd›¤›nda, bir daha ko-
lay kolay tekrarlanmayacak türden
bir baflar› öyküsüdür.
bir futbol geçmifline ve daha büyük y›l-
d›zlara sahip bir tak›m olsa da, kat›lama-
d›¤› bir turnuvada flampiyonlu¤a ulaflma-
s› münasebetiyle dünya futbol tarihinde
bir daha efli benzeri görülmeyecek türden
bir baflar› elde etmiflti!
Euro’92 elemelerinde Danimarka; Yu-
goslavya, Kuzey ‹rlanda, Avusturya ve
Faroe Adalar› ile ayn› gruba düflmüfl,
grup maçlar› sonunda da Yugoslavya’n›n
bir puan gerisinde ikincilikte kalarak
elenmiflti (O zaman turnuvaya sekiz ta-
k›m kat›ld›¤› için sadece grup birincileri
kalifiye olabiliyordu). Ancak Yugoslav-
ya’n›n da¤›lma sürecine girmesi ve bu-
nun neticesinde S›rplar, H›rvatlar ve Bofl-
naklar aras›nda çok kanl› bir savafl›n bafl-
lamas› iflleri de¤ifltirdi.
Birleflmifl Milletler Güvenlik Konseyi yap-
t›¤› toplant›larda S›rplara karfl› ciddi yap-
t›r›mlar uygulanmas›n›n gereklili¤i üze-
rinde dururken, UEFA da bu duruma ka-
y›ts›z kalmad› ve flampiyonan›n bafllama-
s›na yaklafl›k bir hafta kala Yugoslav-
ya’n›n organizasyondan ihraç edildi¤ini
aç›klad›. Bunun üzerine birkaç gündür ‹s-
veç’te flampiyona öncesi haz›rl›k kam-
p›nda bulunan Yugoslav tak›m› gerisinge-
riye dönmek zorunda kal›rken, yerlerine,
eleme gruplar›nda hemen arkalar›nda yer
alan Danimarka ça¤r›ld›. Danimarkal›lar,
elemelerde saf d›fl› kald›ktan alt› ay sonra
hiç beklemedikleri bir biçimde kendileri-
ni Avrupa fiampiyonas›’nda bulmufltu.
Çoktan sezonu bitirip tatile ç›km›fl oyun-
cular› toplayarak ‹sveç’e gelen Danimar-
ka’n›n aç›kças› yeterince haz›rlanamad›-
¤› bir turnuvada figüranl›ktan öteye git-
mesi beklenmiyordu. ‹lk maçlar›nda ‹n-
giltere’yle golsüz berabere kalarak direnç
gösterebileceklerinin sinyallerini verdi-
lerse de ikinci maçlar›nda ‹sveç’e yenil-
dikleri an, ço¤u kifli Danimarka için yo-
lun sonunun geldi¤inden emin olmufltu.
Ancak son maçta Fransa’y› 2-1 ma¤lup
eden Danimarka, grupta ‹sveç’in ard›n-
dan ikinci s›ray› al›p yar› finale kalacakt›.
Yar› finalde Danimarka’n›n rakibi, kupa-
n›n son flampiyonu Hollanda’yd› ve bu
maç için Danimarka’ya flans tan›yan nere-
deyse kimse yoktu. Fakat Danimarka iki
kez öne de geçti¤i maçta 120 dakikan›n
2-2 tamamlanmas›n›n ard›ndan Hollan-
da’y› penalt› vurufllar› neticesinde devire-
rek final vizesini de almay› baflar›yordu.
Danimarka’n›n karfl›s›nda finaldeyse son
dünya flampiyonu Almanya vard›. Maç›n
favorisi de haliyle Almanlard›. Fakat Da-
nimarkal›lar bu kez turnuvada oynad›kla-
r› en iyi futbolu oynuyor ve 2-0’l›k net bir
galibiyet alarak tüm futbol dünyas›n› hay-
retler içinde b›rak›yordu. Henüz 15 gün
öncesinde “plajdan toplanan tak›m”,
“averaj tak›m› olurlar” diye ço¤u kiflinin
dalga geçti¤i Danimarka, kimse ne olup
bitti¤ini anlamadan kupay› iki kulbundan
da s›k›ca kavray›vermiflti.
Ligden fazla Avrupa
flampiyonlu¤u!
Nottingham Forest kulü-
bü, 6 Ocak 1975’te Brian
Clough tak›m›n bafl›na
geçti¤i zaman, ‹ngilte-
re’nin vasat kulüplerin-
den biriydi. O güne ka-
darki baflar›lar› 1898 ve
1959’da kazand›¤› Fede-
rasyon Kupalar› olan Forest, üç y›ld›r
‹kinci Lig’de orta s›ralarda mücadele et-
mekteydi. Clough’›n gelifliyle birlikte
çehresi tamamen de¤iflen tak›m ilk olarak
1976-77 sezonunda liginde üçüncü s›ra-
y› ald› ve Birinci Lig’e yükselmeye hak
kazand›. Ard›ndan Birinci Lig’de de aya-
¤›n›n tozuyla flampiyon olan, hem de bu
flampiyonlu¤u Liverpool’un efsane oldu-
¤u dönemde elde eden Forest, bu vesiley-
le Avrupa kupalar›na da “merhaba” dedi.
1978-79 sezonunda ilk Avrupa maceras›-
na at›lan Forest, fiampiyon Kulüpler Ku-
pas›’nda kendisini adeta bir rüyan›n için-
de buldu. ‹lk turda son flampiyon Liver-
pool’u kupan›n d›fl›na iten, sonraki turlar-
da da s›ras›yla AEK, Grasshoppers ve
Köln’ü saf d›fl› b›rakarak finale gelen Fo-
rest, finalde de Malmö’yü tek golle geçe-
rek Avrupa’n›n en büyü¤ü oluyordu.
Üç sezon içerisinde Forest’›n kat etti¤i
mesafenin, dünya futbol tarihinde baflka
bir örne¤i yoktur. Üç senenin ilkinde
‹kinci Lig’den Birinci Lig’e yükselme,
ikincisinde Birinci Lig’de flampiyonluk,
üçüncüsünde de Avrupa’da flampiyon-
luk… Tüm bunlar›n büyük bir kulüple
de¤il de tarihinde do¤ru dürüst bir bafla-
84
TamSaha
TamSaha
85