TamSaha 19. Sayı / Mayıs 2006

Futbol oynaman›n avantaj›n› yaflad›m t Peki bu kademeleri çok h›zl› atla- man›zda futbolculu¤unuzun etkisi ol- du mu? s Mutlaka. ‹kili mücadeleleri tefrik et- mede ve karar yüzdesinin yüksek ol- mas›nda faydas› var. Çünkü futbol oy- narken rakibe yap›yorsunuz ve rakip- ten de yiyiyorsunuz darbeyi. Hangisi- nin bilerek, hangisinin istemeyerek ol- du¤unu tefrik etmeniz gerekir. Onu da futbol oynayan çok iyi tesbit edebilir. t Eski futbolcular›m›zla konuflurken hepsi çok net bir flekilde flunu ifade ediyor: “O dönem öyle hakemlerimiz vard› ki b›rak›n itiraz etmeyi sahada o otoriteyle bafla ç›kmak bile çok zordu. Ne derlerse o olurdu.” Neydi sizi fark- l› k›lan fleyler? Ya da o dönemin fut- bolcular› m› daha olgundu? s O zamanlar FIFA kokartl› hakemler 52 yafl›na kadar görev yapabiliyordu. FIFA’n›n 45 yafl›nda hakemli¤i b›rak- t›rmas› diye bir fley yoktu. Yafl›n da getirdi¤i bir a¤›rl›k oluyordu haliyle. fiimdiki gibi hakemin her karar›nda oyuncular›n etraf›n› sar›p da itiraz et- mesi diye bir fley kesinlikle yoktu. Ufak tefek itirazlar olsa bile “Ben öyle gördüm” dedi¤iniz vakit inan›yorlard› size. ‹ki neslin sporcular›n›n aras›nda- ki fark o dönemdekiler lehine çok yüksektir. t Siz gözlemcilik de yap›yordunuz yan›lm›yorsam. O dönem biraz ‘S›f›rc› Hoca’ seviyesine yükselmiflsiniz, hatta bir rivayete göre sizin gözlemcili¤inizi yapt›¤›n›z hakem o haftan›n en düflük notunu al›rm›fl. Do¤ru mu bu? s Hay›r, de¤il. Gayet tabii ki gözlem- cilik yaparken oyun kurallar›n›n tatbi- ki ile Federasyon’un koymufl oldu¤u lig statüsünde geçen hususlara uyumu veya uyumsuzlu¤unu da nazar-› dik- kate almak laz›m. Onlara uyanlarla uymayanlar› ay›rt etti¤imiz için belki öyle de¤erlendirilmifl olabilir. Ama ha- kemin ileriye dönük yap›s›na da bak- mak laz›m. Yani ileride bir aflama kay- dedebilir mi kaydedemez mi diye. Sa- dece o müsabaka için bakmak ve not vermek yanl›fl. Genel anlamda bir de- ¤erlendirme yapma taraftar›y›m. Ha- keme 7’nin alt›nda not verdi¤im bir tek müsabaka var. t Peki bugüne bakt›¤›n›zda ‘fiu hake- min kararlar› benim kararlar›ma ben- ziyor’ dedi¤iniz birini görüyor musu- nuz? s Kimseye benzemek istemiyorum, bundan dolay› da kimsenin bana ben- zedi¤ini sanm›yorum. Herkesin farkl› bir çizgisi var. Ayd›nus çok konufluyor t Sizin kart gösterme tarz›n›z sanki bugünlerdeki F›rat Ayd›nus’u and›r›- yor, yan›l›yor muyum? s F›rat Ayd›nus tabii ki kabiliyetli bir genç. Önünde çok uzun y›llar var. Gelecekte çok daha iyi olacak. Ama suret-i katiyede ben F›rat Ayd›nus’un tatbik etti¤i hususlar› hakemlik hayat›- m›n ilk y›llar›nda da uygulam›yordum. Oyuncularla çok konufluyor, özellikle verdi¤i kararlar› onlara izah etmek ih- tiyac›n› hissediyor. Bu kendisi hakk›n- da negatif bir görüntü içermekte. Ver- di¤i karar› izah ederken oyun ink›taya u¤ruyor. O da gayet tabii ki kronomet- reye yans›m›yor ve oyun zaman›ndan geçiyor. t Dünya Kupas›’nda maç yöneten tek hakemimiz hâlâ sizsiniz. O dönemi ve yaflad›klar›n›z› bize anlat›r m›s›n›z? Orada maç yönetmenin daha sonra si- ze getirdi¤i avantajlar oldu mu? s Orada üst düzey müsabakalar oyna- n›yor. Bir hakemin iyi futbolcular›n oynad›¤› bir maç› yönetmesiyle, oyu- nu bozan sporcular›n ço¤unlukta ol- du¤u bir müsabakay› yönetmesi ara- s›nda büyük farklar var. Bir tanesinde devaml› karar vermek, di¤erinde de- vaml› oyunla meflgul olmak zorunda- s›n›z. Onun için futbolu iyi oynayan iki tak›m›n müsabakas›n› yönetmek ve seyrek yap›lan faulleri yakalamak çok daha kolay. Dünya Kupas› elit tak›m- lar›n ifltirak etti¤i bir turnuva ve di¤er- lerine benzemiyor. Oraya ifltirak eden hakemlerin büyük avantaj› var, sonra- ki müsabakalarda daha rahatl›yor. Si- zin de üzerinde durdu¤unuz gibi, ör- ne¤in bir maç oynan›yor “Hakem kim?” diye soruluyor. Cevap: “Filanca ama o Dünya Kupas›’nda maç yönet- mifl” deyince tabii ki çok büyük etkisi oluyor. ‹tirazlar eksiliyor, ikili müca- deleler daha kontrollü olmaya bafll›- yor. Gayet tabii bunlar›n çok büyük etkisi var. t O dönem ne hissettiniz böyle bir ça¤r› geldi¤inde? 900 hakemin aras›n- dan seçilmeniz ve özellikle de Türki- ye’den daha üstte yer alan ülke ha- kemlerinin önüne geçmeniz gerçekten ilginç. Böyle bir ça¤r› bekliyor muydu- nuz her fleyden önce? s Bir tak›m sinyaller vard›r müsabaka verildi¤i zaman. O müsabakadan ev- vel Afrika’dan Tunus ve M›s›r aras›nda oynanacak olan bir final maç›nda görev- lendirdim. O za- manlar FIFA hakem talebi için Milli Fe- derasyonlara yaz›- yordu yaz›y›: “fiu maça bir Türk ha- kem verilecektir, ha- kemi tayin edin” di- ye. Milli Federasyon da FIFA’ya o maç› kimin idare edece¤i- ni ve yard›mc›lar›n› yaz›yordu. Böyle bir hakem atamas› Tür- kiye’ye geldi¤i za- man, Federasyonu- muz taraf›ndan gö- revlendirilen hake- mimizin ad› benim ad›mla de¤ifltirilmifl. FIFA taraf›ndan ka- bul edilmemifl ve benim verilmem önerilmifl. O müsa- bakaya ben gittim, arkas›ndan 1972 Münih Olimpiyatla- r›’na gittim. O olim- piyatlarda iki grup vard›. B Grubu’nun final maç› da Da- nimarka-Rusya aras›ndayd›; o maç› da ben yönettim. O zamanlar FIFA’n›n Baflkan› da Sir Stanley Rous’du. Özel- likle orada yönetti¤im ilk müsabaka olan Bat› Almanya-Fas maç›n› izleme- ye gelmiflti. Herhalde iyi yönetmiflim, yar› finali verdiler. Orada da iyi bir yönetim gösterdi¤imden dolay› Dünya Kupas› finallerine hakem olarak tayin etmifller. t fiimdilerde tak›mlar›n kamplar›na gi- rilip oyuncularla röportaj yap›l›rken, bulundu¤unuz kampa da Tercüman gazetesi gelip sizinle röportaj yapm›fl, Türkiye’den orada olan tek insan sizsi- niz diye. Nas›ld› o günler? s O zamanlar Tercüman gazetesi kuv- vetli bir kadroya sahipti. Kulaklar› ç›n- las›n o zamanlar Necmi Tanyolaç gö- revliydi Dünya Kupas›’nda. Buradan giderken de hakemler gecesinde arka- dafllar bana yemek verdi, hay›rl› yol- culuklar ve iyi flanslar diledi. O gece- de de Tercüman gazetesi bana bir na- zarl›k takm›flt›, Allah nazardan koru- sun gibi. Bundan sonra Almanya’da da ak›llar›na gelmifl, bizim idman› iz- lemifller, hatta “Kamptan bir saatli¤ine Do¤an Babacan’› kaç›rd›k” diye gaze- telerine haber yapm›fllar. O zamanlar Türk gazetelerinin bas›ld›¤› yer Frank- furt’tu. Biz müsabaka yönetecek 30 hakem de o bölgede kamptayd›k. Program›m›z vard›, sabah kahvalt›dan sonra kros çal›flmas›, ders gibi. De¤iflik bir haz›rlama flekliydi. Bu hakemlerin performans›n› yükseltti, oldukça fay- dal› bir kamp oldu. FIFA hakemleri iyi tan›mak için idmanlarda çift kale maçlar yapt›r›rd›. Ben futboldan geldi- ¤im için o idman maçlar›nda bir-iki tane de gol atm›flt›m. Hatta hiç unut- muyorum, Kenneth Aston’d› bizim FI- FA Hakem Kurulu Baflkan› o zaman- lar. “Sen profesyonel futbol oynad›n m›?” diye sormufl, “Evet” cevab›n› al›nca da “Belli” demiflti. fiilili oyuncuyu yine atard›m t O maç bugün oynansa o fiilili oyun- cuyu atar m›yd›n›z? s Mutlaka atard›m. t Berti Vogst’a vurmufltu yan›lm›yor- sam? s Evet Vogst’a vurmufltu. O ayr› bir düflünce, o anda akl›ma gelen bir dü- flünce. Çünkü Güney Amerikal› fut- bolcular müsabakay› fazla stres yüklü oynar, heyecanl›d›r. Orada öyle bir durum oldu ki; oyuncuyu hemen kart gösterip atsayd›m, yerdeyken daha kalkmadan bir tane daha vuracakt›. t ‹kisi de k›vran›yordu, aya¤a kalkma- s›n› m› beklediniz? s Evet aya¤a kalkmas›n› bekledim, kendisi sakatl›k hissetmedi, can› yan- mad›. At›lmas›n diye o hareketi yapt›, o bir taktikti. Ben de onun takti¤ini bofla ç›karmak için bekledim. Önce Vogst’u tedavi ettirdik, doktorlar falan ç›kt›. O zamana kadar oyuncu da kalkt› zaten “Kurtuldum” diye. Olay yerinden uzaklaflt›, sakinleflti. Aradan belki 30 saniye kadar bir zaman geçti, tribünler de ne olaca¤›n› merak edi- yordu, hatta homurdanmalar bafllad›. Çünkü kasti bir tekmeydi. Onun sa- kinleflti¤ini görünce ça¤›rd›m, teke tek kald›k ve kart› gösterdi¤im zaman ça- resi kalmad›. t Sizce 1974 Dünya Kupas›’nda kendi performans›n›z› nas›l de¤erlendiriyor- sunuz, baflar›l› m›yd›n›z? s Baflar›l›yd›m diyorum. Bizim bas›n›n hem kendi fikri hem de o turnuvay› izleyen di¤er ülke bas›nlar›n›n yaz›la- 40 TamSaha F›rat Ayd›nus oyuncularla çok konufluyor, özellikle verdi¤i kararlar› onlara izah etmek ihtiyac›n› hissediyor. Bu kendisi hakk›nda negatif bir görüntü içermekte. Verdi¤i karar› izah ederken oyun ink›taya u¤ruyor. Dünya Kupas›’ndaki F. Almanya-fiili maç›nda Vogts’a vuran fiilili oyuncuyu bugün olsa yine atard›m. Çünkü kasti tekme atm›flt›. K›rm›z› kart› 30 saniye sonra göstermemin sebebi olay›n so¤umas›n› beklemekti. 1964 y›l›nda ‹zmirspor-Altay maç›nda ‹zmirspor’dan iki futbolcuyu oyundan ihraç ettim. Tribünden atlayan bir flah›s bana arkadan yumruk att›. Bu arada o iki oyuncu da sahaya dönüp bana sald›rd›. Müsabakay› tatil ettim.

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==