TamSaha 163. Sayı / Haziran 2018

Gerek bitmek tükenmek bilmez bir ener- jiyle ortaya koyduğumücadele, gerekse son derece sert şutları ve akıl dolu pasla- rıyla komple bir orta saha olan Neeskens, 18 yaşından itibaren formasını giymeye başladığı Ajax’la üç Avrupa şampiyonluğu yaşayıp sonrasında Cruyff’un izinden Barcelona’nın yolunu tutarken, 1970’lerde Hollanda Millî Takımı’nın da vazgeçilmez oyuncularından biri olmuştu. Neeskens’in özellikle 1974 Dünya Kupası’ndaki perfor- mansı da parmak ısırtacak cinstendi. İlk turda Bulgaristan’ı 4-1 yendikleri maçta iki penaltı golüne imzasını atan Neeskens, ikinci turdaki 2-0’lık Demokratik Almanya ve Brezilya karşılaşmalarında da birer golle oynamıştı. Hollanda, turnuvanın finalinde Federal Al- manya ile karşı karşıya geldiğinde de maça fırtına gibi girmiş ve henüz ikinci dakikada kazanılan penaltıyı Neeskens’in gole çe- virmesiyle 1-0 öne de geçmişti. Gelgelelim Almanlar sonrasında iki gol bularakmaçı çevirecekti. Dört yıl sonra Arjantin’de düzenlenen turnuvada da Hollanda yine fi- nale kadar geliyordu. Takımın penaltılarını artık Rob Rensenbrink’in kullanması ne- deniyle Neeskens bu kez skora doğrudan katkıda bulunmasa da sahada oyunu yönlendiren en önemli isimlerdendi. Lâkin Portakallar dört yıl önce olduğu gibi yine finalde ev sahibi ülkeye kaybetmekten kurtulamayacaktı. ORTASAHA Johan Neeskens İsveç, ev sahipliğini yaptığı 1958 Dünya Kupası’nda final oynayıp tarihinin en büyük başarısını elde ederken, Nils Liedholm, 35 yaşında olmasına karşın orta sahada takımını harikulade yönet- miş, hatta Brezilya’ya karşı oynadıkları finalde de maçın ilk golünü kaydetmişti. Ancak buna karşın Brezilya sahadan 5-2’lik galibiyetle ayrılacak, Liedholmve arkadaşları da ikincilikle yetinmek zorunda kalacaktı. Diğer Adaylar Nils Liedholm Liedholm’un 1958’de yaşadıkları- nın benzerini, dört yıl sonra da Çekoslovakya’dan Josef Masopust yaşayacaktı. O da takımının beyni konumundaydı ve Çekoslovakya beklentilerin ötesinde bir perfor- mans göstererek finale çıkmış, finalde de Brezilya’ya rakip ol- muştu. Dahası, karşılaşmanın ilk golü de Masopust’tan gelmişti. Ne var ki Brezilya buna rağmenmaçı 3-1 kazanacaktı. O yılın sonunda Ballon d’Or ödülüne lâyık görül- mesiyse yıldız oyuncu için bir teselli niteliği taşıyacaktı. İsveç’in 1958’de elde ettiği dünya ikincili- ğinde belki de en çok paya sahip kişinin, sağ kanatta gücün ve tekniğin kusursuz bir birleşimi niteliğindeki Kurt Hamrin olduğu öne sürülebilir. İsveç’in ilk tur gruplarında Macaristan’ı 2-1 yenerek iddiasını açıkça ortaya koyduğumaçta iki gole de imzasını atan Hamrin, çeyrek finalde SSCB’yi 2-0 mağlup ettikleri karşılaşmada da gol perde- sini açmış, ikinci golde de Agne Simonsson’a asist yapmıştı. İsveç, yarı finaldeyse son şampiyon Federal Almanya karşısında, 1-0 yenik duruma düşmesine rağmen 3-1’lik etkileyici bir galibiyet elde ediyordu. Hamrin, söz konusumaçın ikinci yarısında Almanların savunma oyuncusu Erich Juskowiak’ın sert bir müdahalesine maruz kalınca Juskowiak oyundan ihraç edilmiş ve o esnada 1-1 devam edenmaçta kontrol de bundan sonra iyice İsveç’in eline geçmişti. İskandinav ekibi, 81. dakikada 2-1 öne ge- çerken, bitime iki dakika kala da Hamrin’in sağ kanattan çalımlarla ilerleyip kale çizgi- sine kadar inmesi ve ardından da neredeyse sıfırdan çektiği şutla fileleri havalandırması neticesinde 3-1’lik galibiyete uzanmıştı. Fakat Hamrin, Brezilya ile oynanan finalde Nilton Santos karşısında bu performansın pek de devamını getiremeyecekti. Ancak İsveç’in omaçta aldığı 5-2’lik yenilgi de elbette sadece Hamrin’in gününde olmamasıyla açıklanacak cinsten bir netice değildi. SAĞ KANAT Kurt Hamrin Çekoslovakya’nın 1934 Dünya Kupası’nda elde ettiği ikincilikte aslan payına sahip olan isim hiç kuşkusuz sağ iç veya sol içte görev yapmasına karşın turnuvayı gol kralı olarak da kapatan Oldrich Nejedly idi. İlk iki turda Romanya ve İsviçre filele- rine birer gol gönderen Nejedly, yarı finalde Almanya karşısında alınan 3-1’lık galibiyet- teyse hat-trick yapmıştı. Diğer Adaylar Oldrich Nejedly Hollanda, 1974 ve 1978 Dünya Kupalarında peş peşe kaybettiği finaller- den yıllar sonra, 2010 Dünya Kupası’nda bir kez daha finale yükselir- ken takımı en çok sü- rükleyen isimlerden biri Robben’di. Ancak finalde Casillas ile karşı karşıya kaldığı pozisyonda ka- çırdığı gol, Portakalların üçüncü finalinden de boynu bükük ayrılma- sına neden olacaktı. Arjen Robben Josef Masopust 106 107

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==