TamSaha 162. Sayı / Mayıs 2018
Sıradaki final, aslında normal süresi itibarıyla hayli renksiz bir maçtı. Ancak bu finalin durak- lama dakikalarında öyle şeyler yaşanacaktı ki, karşılaşma üzerinden bir asır bile geçse en büyük Şampiyonlar Ligi klasikle- rinden biri olarak anılmayı garantileyecekti. Manchester United ile Bayern Münih, ilk tur gruplarında da birbirlerine rakip olmuşlar ve Barcelona ile Bröndby’yü ekarte ederek el ele çeyrek finale yükselmişlerdi. İki ekibin grupta birbirlerine karşı oynadıkları maçlarsa 2-2 ve 1-1’lik eşitliklerle sona ermişti. Daha sonra Manc- hester United, Inter ve Juventus’u, Bayern Münih ise Kaiserslautern ve Dinamo Kiev’i kupanın dışına iterek finalde tekrar birbirlerinin karşısına çıkmışlardı. Karşılaşmanın henüz altıncı daki- kasında, hafif sol çaprazdan ceza sahasına girmek üzere olan Carsten Jancker’in Ronny Johnsen tarafından düşürülmesi üzerine Bayern çok tehlikeli bir noktadan frikik kazanıyor ve atışı kullanan Mario Basler de yerden barajın sağına vurduğu topu filelerle buluşturarak Bavyera ekibini 1-0 öne geçiriyordu. Yenik duruma düşmesinin ardın- dan Manchester United topa daha çok sahip olup rakip kale önünde daha fazla arayış içinde görün- meye başladıysa da bir türlü ciddi bir tehlike yaratamıyordu. Maçın son bölümlerinde United Teknik Direktörü Alex Ferguson, Teddy Sheringham ve Ole Gunnar Solskjaer’i sahaya sürerek son kozlarını da oynarken, Bayern buna rağmen hücumda daha etkili oluyor, hatta Mehmet Scholl ve Jancker’in birer şutlarında da top direkten dönüyordu. Duraklamaların ilk dakikasın- daysa, United’ın sol kanattan kazandığı köşe atışında David Beckham topu ceza sahasına gönderecek, Bayern savunması- nın uzaklaştıramadığı topa on sekiz üzerinde Ryan Giggs voleyi vuracak ve bu şuta arka direkte ayağını koyan Sheringham da United’ın maçı uzatmalara götür- mesini sağlayacak beraberlik golünün altına imzasını atacaktı. Ancak maçın uzatmalara dahi gideceği yoktu. Sadece bir buçuk dakika sonra United aynı kanat- tan bir korner daha kazanıyor, atışı yine Beckham kullanıyor ve ön direkteki Sheringham’ın kafayla arka direğe doğru çevirdiği topu Solskjaer yakın mesafeden ağlara göndererek kupayı adeta kaşla göz arasında United’a getirmeyi başarıyordu. 1999 / Manchester United-Bayern Münih: 2-1 2 1970’lerin sonu ve 1980’lerin başında Avrupa futbolunun belki de enmuzaffer ekibi olan ve bu dö- nemde dört defa Şampiyon Kulüpler Kupası’nı kazanan Liverpool, 2005’te, 20 yıllık bir aranın ardından yeniden Kupa 1’de finale çıkmıştı. Üstelik bu yolda ilk tur gruplarında Olympiakos karşısında buldukları son dakika golüyle ilk ikiye girip eleme turlarına çıkmışlar, ardından da Leverkusen, Juventus ve Chelsea’yi elemişlerdi. Milan ise ilk turda Barcelona, Shakhtar ve Celtic’i geride bırakmasının ardın- dan Manchester United, Inter ve PSV’yi eleyerek finale gelmişti. İstanbul Atatürk Olimpiyat Stadı’nın 25 Mayıs’ta ev sahipliğini yaptığı final maçıysa, Liverpool açısından olabilecek en kötü biçimde başlı- yordu. Zira Milan, henüz ilk dakika içinde Andrea Pirlo’nun ortasına kaptanı Paolo Maldini’nin vurduğu volenin ağlarla buluşması sonu- cunda 1-0 öne geçmişti. Kırmızılar bundan sonra oyunda dengeyi sağlayıp bu dengeyi skora da yansıtmalarını sağlayacak fırsatlar yakalasa da aradıkları golü bulamı- yordu. Devrenin sonlarındaysa Hernan Crespo iki kez sahneye çıkarak fırsatçılığını konuşturuyor ve böylece Milan, ilk yarıyı 3-0 önde tamamlıyordu. Ancakmaçın ikinci yarısı, belki de futbol tarihinin en ilginç anlarından bazılarına sahne olacaktı. İlk olarak dakikalar 54’ü gösterirken John Arne Riise’nin sol kanattan yaptığı ortaya ceza sahası içinde kafayı vuran Steven Gerrard farkı ikiye indiriyordu. Liverpool için artık az da olsa bir umut vardı. Liverpool tribünleri henüz bu gole sevinmeyi bitirmemişken, 56. dakikada Vladi- mir Smicer’in ceza sahası dışından çektiği şut Milan ağlarıyla buluşu- yor ve skor 3-2’ye geliyordu. Müthiş bir ivme yakalayan Liverpool, 60. dakikaya gelindiğindeyse bu kez de Gerrard’ın ceza sahası içinde Gennaro Gattuso tarafından düşü- rülmesi üzerine bir penaltı kazanı- yordu. Xabi Alonso’nun kullandığı atışı kaleci Dida ilk etapta çeldiyse de Alonso dönen topu tamamlaya- rak ağları havalandırıyor ve skora dengeyi getiriyordu. Liverpool, altı dakika içerisinde üç gol birden atarak adeta bir mucizeyi gerçek- leştirmiş ve skoru 3-0’dan 3-3’e taşımıştı. Bu dakikadan sonraysa skordaki denge oyuna da yansıyacaktı. 90 dakika içerisinde bu denge bozulmayınca uzatmalara geçiliyor, orada da bir değişiklik olmayınca iş nihayet penaltı vuruşlarına kalı- yordu. Penaltılarda Milan, Serginho ve Pirlo ile ilk iki atışından sonuç alamazken, Liverpool ise Hamann ve Djibril Cisse ile hedefi bularak büyük avantaj elde etmişti. Üçüncü atışlardaysa Tomasson Milan adına ağları havalandırırken Riise’nin vuruşunu Dida kurtarmış ve Milan umutlanmıştı. Dördüncü atışlarda Milan adına Kaka, Liverpool adına da Smicer hata yapmazken, Milan’ın beşinci atışında Shevchen- ko’nun şutunu Liverpool kalecisi Dudek çıkartıyor ve Kırmızılar Şampiyonlar Ligi finallerinde görülmüş en büyük geri dönüşe imza atarak kupaya uzanmanın sevincini yaşıyordu. 2005 / Liverpool-Milan: 3-3 (4-3p) 1 43 42
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==