TamSaha 158. Sayı / Ocak 2018

emen hemen her Dünya Kupası’nda futbolseverlerin kar- şısına bir ‘ölümgrubu’ çıkmak- taydı. Ancak bu turnuvada seri başları haricinde diğer torbaların da FIFA sıralamasına göre belirlenmesi, dört güçlü takımın bir grupta toplanma ihtimalini büyük ölçüde ortadan kaldırdı. Bu uygulama çerçevesinde olu- şan gruplardan en dengelisiyse çoğu kişiye göre D Grubu oldu. Son Dünya Kupası finalisti Arjantin’in yanı sıra Hırvatistan, Nijerya ve İzlanda’yı bir araya getiren grupta elbette Arjantin, diğer ekiplere göre bir adım önde, ancak gruptan Arjantin’in çıkması garanti olmadığı gibi, beklendiği gibi Arjantin’in çıkması halinde ona kimin eşlik edeceği konusuysa tambir muamma. Arjantin her ne kadar turnuvaya katılma hakkını Güney Amerika elemelerinin sonmaçında elde ettiyse de ne olursa olsun kadro- sunda Messi gibi bir süper starı ve ona eşlik edebilecek Agüero, Dybala, Di Maria, Icardi ve Higu- ain gibi isimleri barındırıyor. Haliyle Arjantin Dünya Kupası’na da şampiyonluk adaylarından biri olarak geliyor ve hal böyle olunca bulunduğu ilk tur grubu- nun da favorisi konumunda. İzlanda için, “son yıl- larda dünya futbolunda belki de en çok dik- kat çeken takım” ifadesini kulla- nırsak abartmış olmayız. Yaklaşık 350 bin nüfuslu bir ülke olmalarına karşın önce EURO 2016’ya katılıp burada da çeyrek final oynamaları, ardından da 2018 Dünya Kupası vizesini alarak tarihlerinde bir başka ilki gerçekleştirmeleri, futbolla ilgilenen neredeyse herkesin gözlerini İzlanda üzerine çevirmesine yol açtı. Bumüte- vazı takım, Rusya’da da futbol dünyasını bir kez daha hayretler 2018’de, hadi o olmasa bile 2020 veya 2022’deki turnuvalardan bi- rinde zirveye çıkma ihtimalini çok çok yukarıları çekiyor. Günümüzün haliyle belki de en potansiyelli kad- rosuna sahip olduğunu söyleyebile- ceğimiz Fransa’nın, başka iddialı bir takımın bulunmadığı C Grubu’nda da dolayısıyla pek zorlanması bile beklenmiyor. Fransa’nın ardından gruptan çıka- cak ikinci takım içinse en büyük adayın Danimarka olduğu iddia edilebilir. Geçmişte dört kez Dünya Kupalarında mücadele eden Dani- marka, 1998’de çeyrek final oynar- ken 1986 ve 2002’de de ikinci tura yükselmişti. 1 numaralı yıldızı Tottenham’da forma giyen Eriksen olan Danimarka’da Sevilla’lı, eski Fenerbahçeli Kjaer’in yanı sıra Leipzig’li Poulsen ve Ajax’lı Dolberg de önemli oyuncular olarak ön plana çıkıyor. 1970’lerde Teofilo Cubillas ön- derliğinde Dünya Kupalarında iki kez son sekize kalma ba- şarısını gösteren Peru ise 36 yıl aranın ardından beşinci kez bu büyük turnuvaya katılıyor. Ancak Peru, en golcü ismi Guerrero’dan, yasaklı madde kul- landığı için bu turnuvada yararlanamayacak ve bu da onların elini bir hayli zayıflatıyor. Guerrero’nun yokluğunda Peru’da neredeyse bütün yük, bir başka emektar ismin, Farfan’ın omuzla- rında olacak gibi. Üst üste dördüncü kez Dünya Kupası’na katılma başarısı gösteren Avustralya ise sadece bir defa, 2006’da gruplardan çıkmayı başarabilmişti. Fakat Avustralya, o günkü kadrosunda yer alan Kewell ve Viduka gibi yıldızlara denk isimlere artık sahip değil. En şöhretli oyuncusu 38 yaşındaki TimCahill olan Avustralya’nın Rusya’da önemli işlere imza atması çok zor görünüyor. yakalamış olmalarının etkisiyle nihayet dünya şampiyonluğuna uzanıpmakûs talihlerini yen- mişlerdi. Bunun iki yıl önce- sinde ve sonrasında gelen peş peşe Avrupa şampiyonlukları da o İspanya takımının adının artık tüm zamanların en iyi bir- kaç takımı arasında anılmasını sağlıyordu. Ancak 2014 Dünya Kupası’na da başlıca favorilerden biri olarak giden İspanya, ilkmaçında Hol- landa önünde 5-1’lik şok bir mağlubiyet alıyor ve bir sonraki maçında da Şili’ye kaybederek daha grupmaçları bitmeden turnuvaya veda ediyordu. EURO 2016’da da beklediğini bulama- yan ve ikinci turda elenen İs- panya’nın önünde 2018 Dünya Kupası dolayısıyla büyük bir sınav olacak. Yeniden zirveye oynayan bir karakter ortaya koyabilecekler mi yoksa 2010 öncesindeki görünüm- lerine geri mi dönecekler, bu sorunun cevabı Rusya’da az çok belli olacak. Portekiz ise 1990’ların ortasından itibaren hemen hemen her büyük turnuvaya katılmaktaydı ve EURO 2004’te kendi seyircisi önünde finalde Yunanistan’a kaptırdığı Av- rupa şampiyonluğuna nihayet EURO 2016’da ulaşmayı başardı. 2014 Dünya Kupası’na, tıpkı İspanya gibi ilk turda veda eden Portekiz, bu turnuvadaysa öncelikle iki yıl evvelki Avrupa Şampiyo- nası’nda gösterdiği başarının tesa- düfi olmadığı ispat etmek adına mücadele edecek. Dünya Kupala- rındaki en iyi derecesini 1966’da, Eusebio’nun gol kralı olduğu turnuvada üçüncü sırayı alarak elde eden Por- tekiz, 2006’daysa bir yarı final daha görmüş ve bu kez dördüncü olmuştu. Cristiano Ronaldo ve arkadaşları, bu sefer de en azından öyle bir seviyeye gelmeyi istiyor. 1998’den sonra Dünya Ku- pası’nda ilk kez yer alacak Fas’ın geçmişteki dört Dünya Kupası tecrübesi içinde bir defa, 1986’da ikinci tura yükselmişliği var. Kadrosundaki çoğu oyuncusu Avrupa’nın önemli liglerinde forma giymekte olan Fas, aslında iyi bir kura çekebilseydi bu turnuvada ikinci turu da rahatlıkla görebilecek potansiyele sahipti fakat İspanya ile Portekiz’den biri- nin ayağını kaydırabilmeleri ne olursa olsun çok zor görünüyor. Fas gibi beşinci kez Dünya Kupası’nda yer alacak olan İran ise bugüne dek hiç ilk turdan ötesini göremedi ve onların da öncelikli hedefi Fas’la oy- nayacakları karşılaşmadan puan veya puanlar çıkartmak olacağa benziyor. ransa, Avustralya, Peru ve Dani- marka’dan oluşan C Grubu’nda, Fransızlar neredeyse yegâne fa- vori konumunda. Fransa’nın kad- rosunda yer alan Griezmann, Pogba, Kante, Mbappe, Lacazette, Coman, Dembele, Martial, Tolisso, Mendy, Rabiot, Umtiti ve Varane gibi oyuncuların Real Madrid, Bar- celona, Atletico Madrid, Manches- ter United, Manchester City, Chelsea, Arsenal, Bayern ve Paris St. Germain gibi şu an Avrupa fut- bolunun en tepesindeki takım- larda forma giymeleri ve bu oyuncuların en büyüğünün henüz 26 yaşında olması, Fransa’nın C GRUBU: Fransızlar çok rahat D GRUBU: Belki de en karışık grup 44 45 F H C Grubu Fransa Avustralya Peru Danimarka D Grubu Arjantin İzlanda Hırvatistan Nijerya