Page 72-73 - TAMSAHA 116

Basic HTML Version

nada merak edilen tek husus, Simeo-
ne’nin teknik direktörlük kariyerinde
nas›l bir yaklafl›m sergileyece¤iyle il-
giliydi.
Biraz daha aç›klay›c› olmak gerekir-
se, futbolculuk sonras› teknik adam-
l›¤a geçiflte izlenecek iki yol vard›r.
Bunlardan ilki kendi futbolculu¤u-
nuzdaki karakterinize, oyun anlay›-
fl›n›za uygun bir taktiksel yaklafl›m
gelifltirmek, ikincisiyse kendi futbol-
culu¤unuzda sizde eksik olan nokta-
lar üzerinde daha fazla durarak bu
yönde bir taktik plan› oluflturmakt›r.
Birincisi için örnek de vermek gere-
kirse, ‘Total Futbol’un mucitlerinden
Hollandal› Rinus Michels futbolcu-
lu¤u döneminde santrfor oynam›flt›
ve teknik adaml›¤a geçtikten sonra
da hep ofansif bir oyun mantalitesi-
ne sahip olmufltu. Yine futbolcuyken
defansta oynayan Arjantinli Helenio
Herrera ise teknik adaml›¤› döne-
minde de savunma futbolunun nas›l
gelifltirilebilece¤i üzerine kafa pat-
latm›flt› ve bugün kendisi Catenacci-
o’nun bafll›ca yarat›c›s› olarak an›l-
makta. ‹kinci yolu örneklemek ad›na
da futbolculu¤unda santrhaf oyna-
mas›na karfl›n Benfica’y› Avrupa’n›n
en ofansif tak›mlar›ndan biri haline
getiren Bela Guttmann’› bir yana,
futbolculuklar›nda forvet mevkiinde
görev yapmalar›na karfl›n 1960’lar›n
sonu ve 1970’lerin bafl›nda Güney
Amerika ile Avrupa’n›n en negatif
futbol tak›mlar›n› yaratmalar› nede-
niyle elefltirilen Estudiantes Teknik
Direktörü Osvaldo Zubeldia ile Le-
eds United Menajeri Don Revie’yi
ise di¤er bir yana koyabiliriz.
Lâf› daha fazla uzatmadan Simeone
ile ilgili sordu¤umuz soruya cevap
vereceksek de Arjantinli teknik ada-
m›n söz konusu yollardan ilkine sap-
may› tercih etti¤ini söylemek müm-
kün. Yani Simeone, kendi futbolcu-
lu¤u dönemindeki oyun karakterini,
tak›m›n›n oyun anlay›fl›na yans›tma-
y› seven teknik direktörlerden biri
olmay› benimsemifl bir futbol adam›.
72
TamSaha
Diego Simeone
Atletico Madrid’i La Liga’da
flampiyonlu¤a, fiampiyonlar Ligi’nde de
finale tafl›yan Diego Simeone,
Avrupa’da y›l›n en çok parlayan teknik
direktörü oldu. Peki, Arjantinli çal›flt›r›c›
bugünlere nas›l geldi ve bundan
sonras›nda neler yapabilir?
TamSaha
73
Teknik adamlar aleminin yeni y›ld›z›
Onur Erdem
vrupa’da geride b›rakt›¤›m›z sezonun ad›n-
dan en çok söz ettiren teknik adam› hiç kufl-
kusuz Atletico Madrid’den Diego Simeo-
ne’ydi. Madrid’in k›rm›z›-beyazl›lar›na, ezeli
rakibi Real Madrid’in ve Barcelona’n›n mut-
lak favori oldu¤u bir ligde, üstelik bu tak›m-
lara k›yasla çok daha az y›ld›z oyuncuya ve
düflük mâli imkânlara sahip olmas›na karfl›n
flampiyonlu¤a ulaflan, üstüne üstlük tak›m›na
bir de fiampiyonlar Ligi finali oynatan Simeo-
ne, bir anda dünyan›n en iyi teknik adamlar›
aras›nda an›l›r hale geldi.
Simeone’nin hikâyesini daha da par›lt›l› hale
getiren bir di¤er ayr›nt›ysa, Atletico Mad-
rid’in y›llard›r bu sene yaflad›¤› baflar›lar›n, uzun y›l-
lard›r k›y›s›ndan dahi geçememifl olmas›yd›. Bir ön-
ceki lig flampiyonluklar›n› 18 sene önce kazanm›fl-
lard›. Hatta o zaman Simeone Atletico’nun kadro-
sunda futbolcu olarak yer al›yordu. Bir önceki Kupa
1 finaline ç›kt›klar› zamansa tam 40 y›l öncesiydi.
Yani Arjantinli futbol adam›n›n henüz k›sa panto-
lonla gezdi¤i bir dönemdi (Simeone 1970 do¤umlu).
Simeone, futbolculu¤u döneminde orta sahada daha
çok defansif görevler üstlenen bir isimdi. Kendisi ge-
rek mücadele gücüyle, gerek rakipten top kapma
becerisiyle, gerekse de o topu kapt›ktan sonra tak›-
m›n yetenekli ayaklar›na çabucak aktarabilmesiyle,
ön libero kavram›n›n futbol literatürüne yeni yeni
kazand›r›lmakta oldu¤u 1990’l› y›llarda bu mevkiin
dünya çap›ndaki isimlerinden biriydi. Sevilla, Atleti-
co Madrid, Lazio ve Inter gibi ekiplerin formalar›n›
giymek ve bu kulüplerle hem yerel düzeyde hem de
Avrupa kupalar›nda birçok zafere imza atmak ve ta-
biî ki Arjantin Millî Tak›m› formas›n› 100’den fazla
maçta terletmek zaten ancak dünya çap›nda bir fut-
bolcunun yapabilece¤i türden fleylerdi.
Kendi karakterinde bir tak›m yaratmak
Faal futbolculuk yaflant›s›n› 2006 y›l›nda ülkesinde
Racing Club formas› alt›nda sonland›ran Simeone,
akabinde ayn› kulüpte teknik adaml›k hayat›na ad›m
atacakt›. Elbette bu bafllang›ç esnas›nda kimsenin,
belki kendisinin bile akl›nda, 10 seneden k›sa bir sü-
re içerisinde tüm dünyan›n sayg› duyaca¤› bir teknik
adama dönüflece¤ine dair bir beklenti yoktu. O es-
A